Pediatrik Grupta İşitme Kaybı
İşitme testi sonuçlarına bağlı olarak, bir kulakta (tek taraflı olarak bilinir) veya her iki kulakta (iki taraflı) belirli bir ses seviyesinin altındaki sesleri işitemezse, çocuğa işitme kaybı teşhisi konabilir. En düşük eşik, genellikle 15 ila 20 desibel (dB) ses seviyesidir; bu, kabaca yaprakların hışırtısının veya fısıldayan insanların sesidir.Yaprakların hışırtısını duyamamak hafif derecede işitme kaybı olarak kabul edilse de , konuşmanın belirli kısımlarını anlamayı zorlaştıracaktır. Bu yüzden doğdukları andan itibaren dil öğrenen çocuklarda işitme kaybını tedavi etmek çok önemlidir. Bazı çocuklarda hafif işitme kaybı (25- 40dB’nin), orta (41- 60dB’nin), ileri (61- 80dB’nin) ve çok ileri (81+dB’nin) altındaki sesleri duyamayacaktır. Neredeyse tüm sesleri duyamamak, sağırlık olarak bilinir.
İşitme kaybı her yaştan insana zararlıdır, ancak çocuklar için özel etkileri vardır. Bebeklerin ve küçük çocukların konuşma dilini geliştirmek için işitmeye ihtiyaçları olduğundan, iyi işitme, sözlü iletişim, sosyal gelişim ve eğitim başarısının temelidir.
Bazı bebekler doğuştan işitme kaybı olarak bilinen işitme kaybıyla doğar. Pek çok farklı şey bu tür işitme kaybına neden olabilir, ancak kesin nedenini tam olarak belirlemek her zaman mümkün değildir. Çocuklara sonrada edinilmiş işitme kaybından da etkilenebilir, yani doğumdan sonra herhangi bir noktada ortaya çıkabilir. Bazı çocuklar geleneksel işitme testlerini geçebilir, ancak yine de özellikle gürültülü ortamlarda konuşmayı dinlemek ve anlamakta zorlanır. Sizden çokça söylediklerinizi tekrar etmenizi isteyebilir ve benzer sesli kelimeleri ayırt etmek için mücadele edebilirler. Bu çocuğunuza benziyorsa, bir uzmana danışmalısınız. Bazı çocuklar, geçici, geçici veya dalgalanan işitme kaybı olarak bilinen gelip giden işitme kaybı yaşayabilir. Ömür boyu sürmese de bu tür işitme kayıpları konuşma ve dil gelişimine zararlıdır.